Geleneksel el sanatlarından biri olan Keçecilik, teknoloji ve modern üretim yöntemlerinin baskısına rağmen ayakta kalmaya çalışıyor.

Yüzyıllardır süregelen bu zanaat; el emeği ve sabır gerektiriyor. Ancak sanayileşme ve seri üretimle birlikte, el işçiliği gerektiren meslekler giderek azalıyor.

Günümüzde, keçe ustaları mesleklerini ayakta tutmak ve gelecek nesillere aktarmak için mücadele ediyorlar. Modern dünyanın hızına ve teknolojiye karşı koyarak, bu zanaatı yaşatmaya ve sürdürülebilir kılmaya çalışıyorlar.

Şanlıurfa’nın Siverek İlçesinde baba-oğul nesiller boyu süregelen bu zanaatı yaşatmaya devam ediyor.

Baba Remzi Arpacık yıllardır bu mesleği yaparken oğluna da el vermiş…

Oğlu Serhat Arpacık ise babasının izinden giderek baba mesleğini sürdürme kararı almış.

Eskiden Siverek'te 30 keçeci bulunurken gelişen teknoloji ve eleman yetiştirememekten kaynaklı sadece mesleği sürdüren bir zanaatkar kalmış.

35 yıldır Keçecilik mesleğini sürdüren Remzi Arpacık mesleği yaşatmaya çalıştıklarını ve meslek için devletten destek beklediklerini ifade etti.

Arpacık, "Bu meslek çok değerli bir meslektir. Devam edemiyoruz. Ben eskiden tek başıma yapıyordum. Şimdi yaşlandığım için çocuğuma bıraktım. Eskiden halı yerinde keçe kullanıyorlardı. Çobanlar dışarıda karın içinde yatıyordu. Bu keçeyi kullanıyordu. Şimdi ise naylon yatak ve naylon elbise yapıyorlar. Eskiden böyle değildi. Dışarıdan gidip naylon mal getirip halı yapıyorlar. Millet hepsi üzerinde hasta oluyor. Şimdi bilen adamlar dönüyor buna. Ondan sonra diyorlar Keçecilik mesleği öldü. 30 keçeci dükkânından şimdi bir dükkan kaldı.

Eleman yetişmedi. Biz de teşkilatı büyütemedik. Yani bu teşkilata devlet sahip çıkacak. Eskiden bölgemizi bu meslek idare ediyordu. Şimdi çocuğa bırakmışım çocuk idare edemiyor. Yani doğu komple burada keçe yapılıyordu. Keçeler odalarda seriyordu, çoban dağda giyiyordu. Ondan sonra bizim yünler çöpe gitmiyordu. Şimdi bütün doğunun yünü çöpe gidiyor.

Devlet bu işin üzerine duracak. Bu eski mesleki, biz ne zor şeyle bu eski mesleği kavurmuşuz, bu hala getirmişiz. Sahip çıkmadığı için, meslek ölüyor. Otuz dükkândan bir dükkâna düşmüş. Sadece Siverek için. Bütün doğu benden keçe istiyor ben yapamıyorum." ifadelerini kullandı.

Babasından izinden devam ederek Keçecilik mesleğini sürdürmeye çalışan Serdar Arpacık, "Babamdan kalan bir meslek, yaklaşık 35 sene babam yaptı. 4-5 senedir de ben yapıyorum. Şu an da ölen bir mesleği olduğu kadar ayakta tutmaya çalışıyoruz. İşçi çalışmıyor eleman bulamıyoruz. Kimse de artık yapmıyor aslında. Çok kıymetli bir meslek ama kıymetini kimse bilmiyor. Mesleği gittiği yere kadar sürdürmeye çalışıyoruz." dedi.

Fırat'ın Sesi Haber / Nazlı NOMER - Mehmet Ali NOMER