Siverek'te son dönemde artış gösteren intihar vakaları, toplumun dikkatini bu önemli sosyolojik soruna çekiyor. Sosyolog Nurettin Gençdal, intiharların temelinde aile yapısındaki bozulmalar, madde bağımlılığı, aile baskısı, ekonomik sıkıntılar, sosyal medyanın olumsuz etkileri ve manevi boşluk gibi faktörlerin yattığını belirtiyor.

Sosyolojik Sebepler ve Gençlerin Ruh Sağlığına Etkileri:

Sosyolog Gençdal'a göre, aile yapısının dejenerasyonu ve kültürel inançlardaki bozulma, intihar vakalarındaki artışın başlıca nedenlerinden. Gençler arasında artan madde bağımlılığı da farklı davranış biçimlerine ve karakter çöküşlerine yol açıyor. Bölgedeki gençlerin ruh sağlığını etkileyen başlıca sosyal faktörler arasında aile baskısı, sosyal ortamdan dışlanma ve akran zorbalığı öne çıkıyor. Bu durumlar, gençlerin kendilerini negatif etiketlenmiş hissetmelerine neden oluyor.

Aile yapısının ve toplumsal bağların zayıflaması, intihar oranlarını doğrudan olumsuz etkiliyor. Gençdal, "Aile toplumun aynasıdır ve bu ayna kırık ise aynaya bakan kişi de görüntüsünden rahatsız olur" diyerek, kişisel olarak desteklenmeyen ve sürekli eleştirilen aile ortamında gençlerin çıkışı intiharda bulabildiğini vurguluyor.

Ekonomik ve Dijital Faktörlerin Rolü:

Ekonomik zorluklar ve işsizliğin intihar eğilimlerini büyük oranda artırdığı belirtiliyor. Gençdal, intiharların sosyoekonomik sebeplerden kaynaklandığının araştırmaların temel başlığı haline geldiğini ifade ediyor. Ekonomik bağımsızlığı olmayan bireylerin yaşam şartlarının düşük seviyede olması ve fiziksel ihtiyaçlarının karşılanamaması, derin travmalara yol açıyor.

Sosyal medya ve dijital ortamlar da gençlerin psikolojisi üzerinde olumsuz bir etkiye sahip. Gençler, sosyal medyada gördükleri "zengin içeriklere" ulaşma arzusuyla fenomenleri idol edinerek bu hayalin peşinden koşuyor. Son yıllarda artan intihar sebeplerinden biri olarak sosyal medya paylaşımları ve yasa dışı para kazanma hırsı gösteriliyor.

Maneviyat ve Toplumsal Destek Mekanizmaları:

Eğitim seviyesi ile intihar eğilimleri arasında doğrudan bir bağlantı olmadığını düşünen Gençdal, intiharın bireyin maneviyatının olmaması ve Allah (C.C.) ile Peygamber (sav) sevgisini kaybetmesinden kaynaklı bir çöküş olduğunu belirtiyor.

Siverek'te intiharı önlemeye yönelik sosyal destek mekanizmalarının eksikliği dikkat çekiyor. Gençlik insiyatif merkezlerinin yetersizliği, sosyologların ve toplumsal düşünürlerin kendilerini yeterince anlatamaması ve toplumun aydınlanma seviyesinin düşüklüğü bu eksikliklerin başında geliyor. Gençdal, "Eğer yaşadığımız popülasyonda bir intihar varsa bu bütün toplumun intiharıdır ve bundan herkes sorumludur" diyerek, herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini ve tüm kamu kuruluşlarının katılımıyla bir çalıştay düzenlenmesi gerektiğini ifade ediyor.

Yerel Yönetimler ve Sivil Toplumun Rolü:

Yerel yönetimlerin ve sivil toplumun bu konuda aktif rol alması gerektiği vurgulanıyor. Aylık bazda uzmanlar tarafından toplantılar, sempozyumlar ve konferanslar düzenlenmeli. Valilik, Kaymakamlık, Belediye ve yerel yönetimler bu sorunla ilgili toplumsal araştırmalar yapmalı. Sivil toplum temsilcileri ise sadece intihar taziyelerine gitmek yerine, sorunların temelini ele almalı ve sivil inisiyatiflerle konferans ve seminerler düzenlemeli.

Sosyal İzolasyon ve Yalnızlık Duygusu:

Gençlerin yaşadığı sosyal izolasyon ve yalnızlık duygusu, intihar riskini artırıyor. Bireylerin derdini anlatacak bir ortam bulamaması, kendini toplumdan izole olmuş ve dışlanmış hissetmesine yol açıyor. Yalnızlık dürtüsüyle farklı davranış şekilleri geliştiren gençler, içki, kumar ve madde kullanmaya başlayabiliyor. Kimseden destek alamayınca büyük bir bunalım yaşayarak hayatına son verebiliyor.

Farkındalık ve Eğitim Çalışmaları:

İntihar vakalarının azalması için psikolojik ve manevi destek programlarına ihtiyaç duyuluyor. Gençdal, "YALNIZ DEĞİLSİN" adını verdiği, din, dil, ırk ayrımı gözetmeksizin gençlere yalnız olmadıklarını ve toplumda söz sahibi olduklarını hissettirmeyi amaçlayan bir sosyal sorumluluk projesi olduğunu belirtiyor.

Sosyolog Nurettin Gençdal, son olarak gençlere şu mesajı iletiyor: "Kıymetli Gençlerimiz, sizler toplumun farklı bir rengisiniz. Ne olursa olsun, bu farkındalığınızın farkındayız. Hayatınız, sevdikleriniz için çok önemli ve hayatınız sizlere Allah (c.c) tarafından verilen birer emanettir. Düştüğünüz çukurdan kalkmak isterseniz bizler elimizi sizlere uzatmaya hazırız. Ne olursa olsun, hayat ne kadar zor ve çekilmez bile olsa o hayat yaşamaya değerdir. Çünkü her gecenin güzel bir şafağı mutlaka olacaktır."